Sinop’ta 28 Ekim günü Atatürk anıtına çelenk sunumu ile başlayan Cumhuriyet Bayramı etkinlikleri, 29 Ekim Cuma günü Vali Erol Karaömeroğlu tebrikleri kabul etmesi ardından günün anlam ve önemini belirten konuşmasıyla devam etti. Vali Erol Karaömeroğlu’nun konuşması valilik sosyal medya hesapları üzerinden de canlı olarak yayınlandı.
Kutlamalar kapsamında iskele meydanında gerçekleştirilen törene Sinop Valisi Erol Karaömeroğlu, Belediye Başkanı Barış Ayhan, Cumhuriyet Başsavcısı Duygu Bayar Öksüz, Sinop Üniversitesi (SNÜ) Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Kamil Demirci, Vali Yardımcıları Abdullah Şahin, Recep Yüksel, İl Emniyet Müdürü Cahit Şahin, protokol üyeleri, kamu kurumları, sivil toplum kuruluşları ve siyasi partilerin temsilcileri ile vatandaşlar katıldı.
Tören, Vali Erol Karaömeroğlu ve Belediye Başkanı Barış Ayhan’ın tören alanına gelişi ve vatandaşları selamlamasıyla başladı.
Saygı duruşu ve İstiklal Marşının okunmasıyla devam eden törende konuşan Vali Erol Karaömeroğlu tüm Sinopluların 29 Ekim Cumhuriyet Bayramını kutladı.
Vali Karaömeroğlu; “Bu Güzel günde, koca tarihin ve şu gök kubbenin şahitliğinde birçok yıkılışa ve dirilişe şahit olmuş ceddimizin ve başta Büyük Önder Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere kıyamete kadar ayakta tutmaya ant içtiğimiz son devletimizi kuranların manevi huzurunda, devletimizi kuranlara, kurmak ve korumak için şehadet şerbetini içmiş aziz şehitlerimize ve Gazilerimize şükran hislerimizi ifade etmek için, devletimizin en büyük yani Cumhuriyetimizin 98. Yılını kutlamak için toplandık” dedi.
“Milletimizin ölümsüz eseri Cumhuriyet Bayramına hoş geldiniz” diyerek Sinopluları selamlayan Vali Karaömeroğlu: ” Cumhuriyetimizin 98. Yıldönümüne ulaşmanın engin gurur ve mutluluğunu yaşıyoruz. Bu en büyük bayramımız, onu sonsuza kadar yaşatmaya ant içmiş yüce Milletimize ve Sinop halkına kutlu olsun” diye konuştu.
Cumhuriyet Bayramının iki önemli anlamı vardır: Birincisi özgürlük, ikincisinin de Milli Egemenlik yani egemenliğin millete ait olması olduğunu belirten Karaömeroğlu sözlerini şöyle sürdürdü;
19 Mayıs 1919′ da Atatürk’ ün Samsun’a çıkarak Mili mücadeleyi başlatıp, 29 Ekim1923 tarihinde de “Türk Milletinin karakterine ve adetlerine en uygun irade olan, Cumhuriyet idaresidir.” Diyerek ilan ettiği Cumhuriyet, Milletimize bırakılmış en büyük miras ve vazgeçilmez bir değerdir. 15 Temmuzda da bu aziz millet Cumhuriyetin kazanımlarına sahip çıkmıştır.
Atatürk’ ün Cumhuriyet projesi, devletin şekliyle ilgili bir değişim olmanın ötesinde, daha büyük ve kapsamlı bir değişime tekabül etmektedir.
Bu projeyi Atatürk, 10. yıl Nutku’nda şu şekilde ifade etmiştir: “Yurdumuzu, dünyanın en mamur ve en medeni memleketleri seviyesine çıkaracağız. Milletimizi en geniş refah, vasıta ve kaynaklara sahip kılacağız. Milli kültürümüzü, muasır medeniyet seviyesinin üstüne çıkaracağız. Geçen zamana nispetle, daha çok çalışacağız. Daha az zamanda daha büyük işler başaracağız. Bunda da muvaffak olacağımıza şüphem yoktur. Çünkü Yüce Milletimiz, milli birlik ve beraberlikle güçlükleri yenmesini bilmiştir.
Türkiye’miz Cumhuriyetin kurulduğu günden bugüne gelişme yönünde büyük mesafeler kat etmiştir ve kat etmeye de devam edecektir. Cumhuriyetimizin 100. Kuruluş yıldönümünde yani 2023 de dünyanın en büyük ve en güçlü ülkeleri arasında ki yerimizi almak çok da uzak bir hedef değildir”.
Büyük önder Atatürk’ ün gösterdiği hedefler açısından yapacaklarımız henüz bitmiş değildir. Ülkemiz, üzerinde bulunduğu coğrafya itibari ile politik, stratejik ve ekonomik bir cazibeye sahiptir. Bu nedenledir ki; binlerce yıldır bu topraklarda aynı bayrak altında yaşayan insanlar üzerinde hep plan üstüne plan yapılmış, oyun oynanmıştır”.
Türkiye Cumhuriyeti’nin her zaman iç ve dış düşmanları olduğunu ve olacağını vurgulayan Vali Erol Karaömeroğlu; “Yurdumuzu parçalamak isteyen Sevr sevdalıları her zaman olmuştur ve olmaya devam edecektir. Mehmet Akif’in “Top bile sindirmez” dediği toplu vuran yürekler sayesinde bu oyunlar boşa çıkartılmıştır. Bundan sonra yapılacak planlar da bozulmaya mahkumdur.
Yaşadığımız vatan için içtenlikle çalışmalıyız, kendi değerlerimizin değerini, birbirimizin kıymetini bilerek çalışmalıyız. Geçmişimizle gurur duymalı ve geleceğe güvenle bakmalıyız. Asla Ümitsizliğe kapılmadan, yılmadan usanmadan çalışmalı ve mücadele etmeliyiz.
Çocuklarımızı, torunlarımızı kucaklayan umut dolu projeleri hayata geçirebilmek için, Birlikte yaşamak ve biz duygusunu iliklerimize kadar hissetmek için güzel zeminler oluşturabilmek için çok çalışmalıyız” diye konuştu.
Yapılan konuşmanın ardından günün anlam ve önemini belirten şiirler ve spor gösterileri gerçekleştirildi. Vatandaşların yoğun katılımıyla gerçekleştirilen 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı töreni Askeri geçit ve öğrenci gruplarının geçişleri ile son buldu.
Vitrinhaber
