Para Mutluluk Getirir Mi?

featured
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

İlginç bir şekilde çoğumuz mutluluğu birinci sınıfa, yani “hayat şartlarına” ve ekonomik imkânlara bağlı görürüz.

Örneğin birçok insan fazla parası olursa veya iyi bir yerde evi veya iyi bir arabası olursa daha mutlu olacağını sanır. Araştırmalar bu denklemin göründüğü kadar basit olmadığını gösteriyor.

Evet, mutluluk denkleminde para önemlidir. Ancak işin doğrusu şu: “Para mutluluğun
değil ama bir seviyeden sonra mutsuzluğun” sebebidir.

Başka bir ifadeyle, mutlu olmak için tek başına para yeterli değildir. Az para mutsuz eder ama çok para mutlu etmez. Geçimini zor sağlayan dar gelirli bir insanın mutlu olmadığı tartışmasız bir gerçek.

Ama geliri fakirlik seviyesinin üzerinde olanlar için para her zaman mutluluk getirmiyor. Örneğin hiç arabası olmayan birinin bir arabaya sahip olması o kişiyi mutlu eder ama arabası olan birinin daha yeni bir araba sahibi olması mutluluk düzeyi bakımından çok fazla bir farklılık oluşturmaz.

Yine birçok insan çekici ve güzel olursa mutlu olacağını düşünür, kozmetik ve estetik arayışlara girer. Bazı araştırmalar tıpkı para gibi fiziksel güzelliğin de geçici ve kısa süreli bir mutluluk getirdiğine ama kısa bir süre sonra bu mutluluk hissinin kaybolduğuna işaret ediyor (Datta-Etcoff, 2016, s. 1313, 1325; Meyer, 2007, s. 2,17). Hatta bazı araştırmalar çekicilik ve mutluluk arasındaki ilişkinin aslında tersi yönde olabileceğini ileri sürmektedir. Yani çekici insanların daha mutlu olduğundan ziyade, mutlu insanların daha çekici olduğunu söylemek daha doğru olabilir. Evlilik de öyle, çiftler ilk aylar oldukça mutludur ama zamanla bu his erir, hatta bazen evlilik öncesi seviyenin altına bile düşebilir. Bunun sebebi psikolojiktir; insanlar hoşa giden, memnun edici ve zevkli değişimlere ve ilerlemelere bir süre sonra uyum sağlar ve alışırlar. Bu durum artık yeni bir standart, seviye veya eşik oluşturur.

Bilim insanları mutluluğun -ya da mutsuzluğun- %50 oranında doğuştan geldiğini, genetik yapımızla ilgili olduğunu ifade ediyor.

Genler beynimizin yapısını ve işleyişini belirler. Bazı insanların beyin yapısı pozitif duygulara, bazılarının ise negatif duygulara duyarlıdır. Araştırmalar, doğuştan ayrılıp farklı ailelerde yetişseler bile tek yumurta ikizlerin mutluluk veya mutsuzluk düzeylerinin diğer kardeşlere göre daha fazla benzerlik gösterdiğine işaret ediyor.

Genetik yapımız gereği belli bir mutluluk seviyemiz vardır. Hayatımızda meydana gelen olumlu şeyler geçici olarak mutluluğumuzu bu temel seviyenin üzerine çıkarır, olumsuz olaylar da yine geçici olarak bizi bu seviyenin altına çeker. İyi ya da kötü bu olaylar geçince normal (genetik) mutluluk seviyemize döneriz.

Anlık yüzeysel/geçici mutlulukla (sevinç, neşe) uzun süreli derin mutluluğu (saadet, huzur) birbirinden ayırmamız gerekiyor.

Uzun süreli mutluluk hâli bizim hayata yönelik tutum ve davranışlarımızla ilgilidir.

Mutluluk reel hayat şartlarından daha çok bizim hayata nasıl yöneldiğimizle ilgilidir. Araştırmalar, uzun süreli mutluluğun (huzur, saadet) kendinden, içsel değere sahip olan şeylere yoğunlaşmakla mümkün olduğunu gösteriyor.

Örneğin para, içsel bir değere sahip değildir; destelerce paramız olsun ümidiyle çalışmayız. İstediğimiz diğer şeylere ulaşmak için para kazanırız. Para bir araçtır. Dolayısıyla paranın (araç) amaçlaştırılması kısa süreli mutluluk getirse de bu mutluluk uzun sürmüyor.

Ama örneğin sevdiklerinizle zaman geçirmek, sevdiğiniz bir işi yapmak, gezmek, okumak, içinizden geldiği gibi ibadet etmek, spor yapmak ve sanatla iştigal etmek gibi davranışların bilfiil kendisi değerli olup mutluluk vericidir.

Araştırmalar mutlu insanların uzun süreli ilişkiler içerisinde olduğunu, düzenli ve süreklilik arz eden aktiviteler (spor, hobi vb.) içerisinde olduğunu gösteriyor.

Prof. Dr. Hasan KAPLAN

Fotoğraf: Halit Samsa

Para Mutluluk Getirir Mi?
Giriş Yap

Boyabat Manşet - Halkın İradesi ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!